Durdurulamaz Fenerbahçe?
Fenerbahçe, İsmail Kartal yönetiminde lige fırtına gibi bir başlangıç yaparak; oynadığı 7 maçın tamamından galibiyet alması sonucu liderlik koltuğunda oturmaya devam ediyor. Ligimizin gelir seviyesindeki düşüş sonucu Anadolu kulüpleri ile büyüklerin arasındaki fark her geçen gün artıyor. Bu durum ışığında ligin düğümünü çözecek maçlar, büyüklerin aralarında oynayacakları derbi maçlardan geçecek. Peki şu sıralar zorlu günlerden geçen Beşiktaş, durdurulamaz Fenerbahçe’ye nasıl çelme takabilir? Bugün bu konu hakkında kendi düşüncelerimi sizlere aktarmaya çalışacağım.
Fenerbahçe, İsmail Kartal yönetiminde hız konusunda lig seviyesinin üstüne çıktığını bize şimdiden gösterdi. Top rakipteyken orta alan baskısı yaparak savunma halinde bulunan takım, rakibin orta sahasındaki oyun kurucuları by-pass ederek stoperlerden oyun kurulumuna mecbur hale getiriyor. Stres altına alınan rakip savunma, elde bulunan Szymanski gibi etkili bir pres oyuncusu sayesinde rakibe yalnız iki seçenek bıraktırılıyor: Uzun top yahut risk alıp çalım atmak. Haliyle çoğu oyuncu da topu uzun oynamaya çalışıyor ve başarılı alan parselasyonu sayesinde top Fenerbahçe’ye geçmiş oluyor.
Ne Yapmalı?
Peki bu durumun önüne nasıl geçilebilir? Şenol Güneş’e istifa ettirecek ve yönetime olağanüstü seçim kararı aldıracak kadar düşüşte olsa da taraftarı olduğum Beşiktaş üzerinden örneklendirmeye çalışacağım. Öncelikle, rakibin daha üstün olduğunu kabul edip kendi oyunumuzda değişikliğe gitmemiz zaruri. Osayi her ne kadar son 3 sezon boyunca sağ bek olarak görev alsa da, hala bazı temel savunma konularında zaafları mevcut. Üstüne gerek İrfan Can Kahveci’nin, gerek Cengiz Ünder’in en öne çıkan özelliği rakibe pres olmadığından; oyunun kilit notkası, rakibin sağ kanadında oluşacak boşluklar olacaktır. Oyun kurulumundan yana mahir stoperlerimiz olmadığından bu noktada Amir ile Salih’e düşen yük gerçekten büyük.
Dolayısıyla hem geriden daha rahat oyun kurabilmek adına, hem de Salih’in iş yükünü azaltabilmek adına iki aşırı hücumcu bek yerine, Masuaku’yu kesip yerine sağ ayaklı Onur Bulut konarak kendisinden içe kat etmesini; bu sayede Amir’in toplu oyunda savunmayı üçlemesiyle beraber Onur’un Salih’in yanına gelerek birinci bölgede 3–2'yi oluşturabilmek hayli elzem.
Hücumun ikinci ve üçüncü bölgesinde ise dikkat edilmesi gereken, Fenerbahçenin oldukça kuvvetli merkezinin bulunduğunu unutmayarak oyunu olabildiğinde geniş alana yayabilmek. Yukarıda da belirttiğim üzere, birinci bölgede üç orta sahanın ikisini geride bıraktık. Dolayısıyla bu andan itibaren Rosier’ye her zamanki gibi ofansif anlamda büyük iş düşüyor. Tadic’in maç boyunca Rosier’yi kovalayamayacağı düşüncesiyle yola çıkıp, kendisini hücumda sürekli çizgiye bastırarak kendi sağ kanadımızdan oyunu genişletecek oyuncu olmasını beklemeliyiz. Zaten senelerdir Ghezzal ile olan uyumları sayesinde Ghezzal’ı da bu sayede daha merkezde konumlandırarak ekstra oyun kurucuya kavuşma şansına erişebiliriz.
Kilit Adam Rashica
Yukarıda dizdiğim 11'de de görüldüğü üzere Cenk yerine Rashica tercih etmemin birkaç sebebi var. Öncelikle son zamanlarda Galatasaray taraftarları tarafından alay konusu haline gelen “bek kovalaması” her ne olursa olsun Rashica’nın en önde gelen özelliklerinden biri ve rakip bekinde Osayi gibi hücumcu bir bek varken fiziksel durumu son zamanlarda giderek düşen Cenk’ten bu görevi istemek takım adına intihar olacaktır. Aynı zamanda işin hücum noktasında Cenk’in aksine Rashica’yı çizgiye bastıran bir hücum planı çizerek Osayi ile Becao arasını açabilmek oldukça mühim. Zira Dzeko kategori dışında bırakıldığında Fenerbahçe forması giyen en ağır oyuncunun Becao olduğunu söyleyebiliriz. Dolayısıyla Rashica’yı çizgide tutarak oluşacak boşluğa Gedson’u atmak bizim adımıza yine oldukça etkili bir hücum planı olacaktır.
Savunma
Yazının ilk kısmında da belirttiğim üzere Fenerbahçe’nin bu sezon en öne çıkan özelliği hız iken, savunma kurgusunu bu özelliklerine karşı yapmak oldukça elzem. Her ne kadar defansif oyuncu azlığından ötürü üçüncü bölgede rakibe baskı yapılmasının sonuç getireceği düşünülse de; şahsen bunun özellikle Beşiktaş için hoş olmayacak sonuçlara yol açacağını düşünüyorum. Bundan ziyade dün Spartak Trnava’nın yaptığı gibi savunmayı birinci bölgede kurarak, Fenerbahçe’nin hız fonksiyonunu olabildiğince devre dışı bırakmalıyız.
Yer yer 4–4–1–1'e kayan 4–4–2 savunması yapmak Beşiktaş için daha makul olacaktır. Pres gücü diğer takım arkadaşlarına göre daha zayıf kalacak olan Aboubakar ile Ghezzal’ı en uca koyarak kendilerinden rakip stoperler ile orta saha merkezi arasına girerek pas bağlantısını kesmeleri beklenebilir. Ferdi Kadıoğlu içe kat ederek half-space kullanımına odaklandığından bu alanı Salih Uçan ile kapatabilir. Ters tarafta Osayi Samuel ile takımına hücumda genişlik kazandırmak isteyen Fenerbahçe’ye karşı Rashica; içe kat eden kanat oyuncuları İrfan Can Kahveci ile Cengiz Ünder’in karşısında ters ayaklı Onur Bulut konarak birebir eşleşmeler oluşturulabilir.
